Fani Dünyanın İşlerine Allahı da Karıştırdılar

Sonunda bu da oldu.

Şimdiye kadar fani dünyada yaşayan fani insanlar ile Allah arasında hiçbir ilişki ispatlanamamıştı. Ama artık o ilişki belgeleri olmasa da bazıları tarafından itiraf edilmeye başlandı.

Tabi bu itirafta çok ilginç bir itiraf, öyle sıradan biri tarafından yapılsa veya ara
sıra kamuoyunu meşgul eden,

ben uzaylıyım,

uzaylılar beni kaçırdı,

öldüm ama sonra dirildim,

Allah bana senin daha görecek günlerin var deyip beni geri gönderdi,

gibi kaset çıkarmalara yakın bir takım sözler söyleyen kişiler tarafından söylense idi gülüp geçmek gerekirdi.

Oysa bunu söyleyen Türkiye’de belki de paranın büyük meblağlarını elinde bulunduran resmi bir kurumun başındaki kişi söylüyor.

Peki nemi demiş;

Toplu Konut İdaresi Başkanı (TOKİ) Erdoğan Bayraktar;

“Bize inanın, bak samimi söylüyorum belki burada söylemem doğru değil ama inanın bize Allah gönderiyor parayı. Çok samimi söylüyorum. Bağışlayın beni.”

Evet yanlış okuyorum falan demeyin, veya benim yanlış yazdığımı da düşünmeyin. Bir üniversitenin konferans salonunda öğrencilere karşı konuşma yaparken utana sıkıla,

“belki söylemem doğru değil”,

“çok samimi söylüyorum”,

“bağışlayın beni”,

“bize inanın”,

Gibi

Cümleleri ardı arkasına koyarak,

“bize parayı Allah gönderiyor”

Diye bir açıklama yapmış.

Etmiş etmesine de şimdi benim kafama bir soru takıldı.

Allah neden fani dünyanın işleri ile uğraşmaya başladı.

Ve ayrıca bu gelen paraları Sayın Erdoğan Bayraktar nasıl alıyor.

Onlıne, posta havalesi, banka havalesi veya kurye vasıtasını kullanarak çanta ile mi alıyor.

Gelen paralara makbuz veriliyor mu?

Veriliyorsa makbuz ne adına kesiliyor ve TOKİ’ye girişi ne amaçla oluyor.

Verilmiyorsa zaten paranın kaynağını da açıklamak zor olur.

Hani genelde siyasete girildikten sonra kişilerin mal varlığında birden bire bir artış olduğunda, paranın kaynağı sorulmaya başlanıyor ya.

Anneannemin çıkınından çıktı.

Ben ticaret adamayım her an her şey alabilirim.

Gibi açıklamaların yanında hiçbir açıklamada getirmezler ya.

Acaba Erdoğan Bayraktar’ın ve TOKİ’nin kasasında çok acayip bir miktarda para birikti de şimdiden paranın kaynağının nereden geldiğinin altyapısını mı yapıyorlar.

Ama bu işe Allahı neden karıştırırlar.

Yoksa nasıl olsa ne verirse onu yiyiyoruz diye bunu da yerler diye mi düşünüyorlar.

“Bize parayı Allah gönderiyor” dedikten sonra, kendince bir açıklama yapmak zorunda da kalmış.
“Bu para hazinenin elinde arsalar bugüne kadar vardı. İşte geçen gün arsa sattık ve

50 trilyona aldığımız arsayı 300 trilyona sattık”

50 trilyona arsa almış ve 300 trilyona satmış, birkaç gün önce. Bu zamanda bu parayı verebilecek kim var bu ülkede. Daha doğrusu bu “keriz” kim.

Üstelik hazinenin arazisi bu. Yani senin, benim, çocuklarımızın üzerinde hakkı olan bir arazi.

Eeeeee hani bizim payımız.

Yine TOKİ evleri, yol, su, elektrik olarak bizlere geri gelecek masalını mı dinleyeceğiz.

Sanki bir dolap dönüyor ama ne ola ki?