Hariçten Beyt'ül Gazel..

- Leydiis en centilmeneee. tekrar merhabalar. Haftada bir kaleme aldığım "Hariçten Gazel" köşesindeki malzeme patlaması sonucu istisnai aksak bir gazel okumaya karar vermiş bulunmaktayım. Haaydi hayırlısı..



- Amerikan anayasasına Barış Manço’dan yasa teklifi: “Kimse göçmez bu dünyadan mal ile!.. “



- (Mesleği edebiyat öğretmenliği olan annem,mizah dergilerimi görünce..)

Annem: Bu mizah mı şimdi?

Ben: Gayet tabii. Çağdaş edebiyatın son örnekleri bunlar..

Annem: Çağdaş edebiyat mı? Bir kere edebiyatın kökü edeptir,bunu unutma yavrucum..

Ben: ?!?!



- Edebiyat, ortak paydadır: Sheakespearesultanabdal.



- Bu akşam, Bülent Ortaçgil ve ben aynı ilin sınırları içerisindeydik sevgili okurlar. Bu benim için nasıl bir heyecan, size anlatamam. Dinlemeye gidemedim kendisini ancak bu köşeden bir mesajım var kendisine. Kim bilir belki de bi’ eşi dostu, akranı ne bileyim bi’ emmioğlusu okur bu yazıyı. Acur okuyucum şu an bu mesajımı Ortaçgil’e iletmeyi görev edinmiştir kendine zaten. Buradan Ortaçgil’e sesleniyorum. Eyyy notalara hayat veren büyük insan!.. Eyyyy eylül akşamlarını mübarek kılan zat-ı muhterem!... Açık konuşayım, büyük insansın. Sen bana bi’ “he” de, ben bırakıyorum bu yazı işlerini, vallaha bak. Şaka bir yana, küçücük bir isteğim var senden. Artık ne bileyim imzalı bir pena mı olur, albüm mü olur, ne olursa olsun bir meta talep ediyorum ömür boyu saklayabilmek için (bkz. Forevır) . Sırf şu hayalim gerçekleşsin diye yazı bitimine mail adresimi yazacağım. Hatta dayanamayacağım : fethiyildirim92@hotmail.com Hadi be acur okuyucuyum!.. Al sana ödüllü görev, ilet şu mesajımı Ortaçgil’e bi’ zahmet !..



- Ben şu Türk müzik piyasasını hala anlayamadım. Çift haneli yıl geçti, hala sorguluyorum ama sonuç yok. Cıks, olmuyo. Adamlar “When the Children’s Cry” isminde parça yapıyorlar ki akıllara ziyan, bizde de “Sevdiğim Kız Bana Abi Deyince” isminde bir şarkı var. Gramer açısından incelediğinde, ikisi de bir zaman diliminden bahsediyor, buraya kadar tamam. Ancak olay içeriğe geldi mi, o zaman hükmen mağlup duruma düşüyorsun işte sevgili vatandaşım, inan ben de çok üzülüyorum ama olmuyor işte. Can, olmuyor işte.. Dost, olmuyor işte.. Ama ben ümitliyim, olucak. Çalışmalara devam etmeni şiddetle tavsiye ediyorum sevgili sevdiği kızın abi dediği canım yurttaşım.



- Bu arada çaktırmamaya çalışıyorum ama, gerçekten çok tırsıyorum sevgili okurlar. Yaklaşık 3 saattir birbirimize bakıyoruz; bilgisayar, fincan, televizyon ve ben. Arada gözümü kaçırıyorum rahatsız olmuş imajı vermeye çalışıyorum ama ne fayda. Görgüsüzlük derecesinde bakıyorlar. Sabahları baksalar problem yok da, gece olunca çok tırsıyorum. Odama gideceğim zaman bütün odaların ışıklarını yakıyorum. Buradan size sesleniyorum bilgisayar/fincan/televizyon, düşün yakamdan, lütfen bırakın peşimi. Ardımda bekleyenim var benim tamam mı. Gidin başkasına sarın. Allahım yareppim yaa !..



- Sizinle çok değer verdiğim üç kişinin, ünlü özdeyişlerini paylaşmak istiyorum.

Julius Cezar: “venire, videre, vincere”,

Michael Jackson: “eni/vaci/vokki”

Anneannem: “Dirgene dayanmayan porsuk, harman yanına yaraşmaz derler…”

Yine de bence en kralı anneannem…

- “Benn entellektüeliim” tavrı vardır ya. Of ne uyuz olurum o tavra anlatamam. Bu tavır, insanı insandan ayıran tavırdır. Bu tavır, kendini ötekinden beş gömlek üstün sayan tavırdır. Bu tavır sokakta top oynayan çocuklara selam vermeyen tavırdır. Bu tavır, Yeni Türkü’den “Cevriye”yi dinlemek yerine Haris Aleksiou’dan “Aman Katerina Mou” parçasını dinleyen tavırdır. Doğru tavır ikisini birden dinlemektir, orası ayrı.



- "Aşk kadın ruhundan hiç anlamıyor"… Sorarım sana Hande Yener, bu bir toplumsal sorumluluk projesi midir yoksa bir albüm ismi mi ? (Fethi dahil 3 isyankar buna isyan etti!.. )



- Bu arada, “Pedagojik Formasyon” ismini kim bulduysa, en samimi duygularımla ellerinden öpmek istiyorum onun. Bu nasıl bir zekadır, bu nasıl bir kabiliyettir hey yareppim. Cümle içinde kullanalım : “Ali fazlasıyla pedagojik formasyon biri.”
- Biliyorum acur okuyucum, hafiften sıkılır gibi oldun anlıyorum bunu jest ve mimiklerinden (jest ve mimik. ) , ama değinmek istediğim o kadar önemli bir konu var ki. Buna şu an değinmesem, değinmem değinmem hiçbir vakit. evet mayonez..sana sesleniyorum.. sen, en mutlu haziran akşamlarımdın benim.. ki sen sevişirken ketçapla,düşündün mü hiç tostumun yanlızlığını.. sana sesleniyorum mayonez.. sen ki o kanserojen kimliğinle, sen ki o yumurtalı keskin kıvamınla beni günbegün öldürdün..evet mayonez,sen… kaçırma gözlerini benden, evet sen.. Mayonez..
- Son olarak şunu söylemek istiyorum; mutluluk, uzun uğraşlarınız ve aramalarınız sonucu koltuğunuz arasında bulduğunuz uzaktan kumandadır.
- Fin.