Banner

"Abla" Filmekimi 2009, 6. gününde üç film görür: Cennet Batıda, Dönüşüm, Altın Çağdan Öyküler

Fransa, İtalya, Yunanistan 2009 yapımı Cennet Batıda: Yönetmen, "abla"nın -Mikis Theodorakis'in yaptığı muhteşem müziğini unutamadığı Yves Montand'lı Z ve Kuşatma (Sıkıyönetim), Vangelis'in çok güzel müziğiyle bezediği Jack Lemmon'lu Kayıp, Armin Mueller-Stahl'lı Müzik Kutusu, Ulrich Tukur'lu Amen...- neredeyse tüm filmlerini izlediği, siyasi sinemanın en iyi yönetmenlerinden Costa Gavras. Oyuncular Riccardo Scamarcio, Juliane Köhler, Ulrich Tukur... Üçüncü Dünya'nın kimbilir nerelerinden, daha iyi yaşam için, hurda bir gemiyle batıya ulaşmaya çalışan kalabalık, deniz devriyesine rastlar. Filmin kahramanı Elias, suya atlar, gece boyu yüzer; yorgunluktan sızdığı kumsal, bir çıplaklar kampının da içinde bulunduğu Cennet isimli tatil köyüne aittir. Elias, polis ablukasındaki kamptan kaçana dek, durumunu farkedenlerce cinsel açıdan kullanılır. Otostopla Paris'e uğraşmaya çalışırken kısa süreli işlerde çalışır, kendisine ceketler hediye edilir, ceketler çalar, ceketler çaldırır... Yumuşak, az fantastik, -"abla"nın alerji duyduğu- "sihirbaz" soslu film ile gözünde yaşlarla izlediği diğer tüm muhteşem politik filmleri çeken, sanki aynı Costa Gavras değil! Kendinde, bir sahne, polisten kaçarken, çingenelerin Elias'ı kendilerinden sanıp gitmekte olan arabaya çekip aldıkları, "gaco olup olmadığını" sorguladıkları içten güzel sahne dışında filmden bir şey kalmayacağından emin "abla" laser altyazılı (vizyona hazır) film yerine, meraklısına, yönetmenin diğer filmlerini izlemelerini öneririr.

Fransa, Lüksemburg, Belçika 2009 yapımı Dönüşüm: Yönetmen Marine de Van, oyuncular Sophie Marceau, Monica Bellucci, Andrea Di Stefano... Yazarlığı yayıncıdan olumsuz puan alan genç kadın, moral bozukluğuyla döndüğü evinde, eşyaların yerlerinin değişti(rildi)ğini görür/düşünür/sanır. Hafızasında arada beliren bulanıklıkların nedeni, 8 yaşındayken geçirdiği bir trafik kazasıdır görünüşte ama, derinde, daha derinde bir boşluk vardır. Bu arada, kocası, çocukları, annesi, -kumarhanede uzun bir sahne boyunca- yüzü, bedeni değişmeye devam eder. Bir kriz sonrası sığındığı annesinin evinde bulduğu bir fotoğraftan iz sürerek İtalya'ya gider; karşılaştığı insanlar, sanki, anılarının eksik parçalarıdır. Psikolojik gerilim filmi, tam "abla"nın bayıldığı türden!

Romanya 2009 yapımı Altın Çağdan Öyküler: Yönetmenler Hanno Höfer, Marculescu, Cristian Mungiu, Popescu, Ioana Uricaru, oyuncular Alexadru Potocean, Birau, Ion Sapdaru.... Çavuşesku rejiminin son onbeş yılı, tüm yoksunluğuna karşın Romanya'nın Altın Çağ'ı olarak adlandırılmış. Film, döneme ait, birçoğu çok komik bir takım öyküler anlatan bir kaç bölümden oluşmakta... "Hevesli Yoldaş", tüm Romanya'nın okuryazar olmasına baş koyar; "Teftiş"ten sonra eğlenmek üzere hep birlikte lunaparkta uçan sandalyelere binen yoldaşlar, aşağıda elektriği kapatacak kimse kalmadığından sabaha dek dönüp dururlar; "Parti Fotoğrafçısı" genç, dar zamanda, Giscard d'Estaing'le dengelensin diye başına bir şapka kondurduğu Çavuşesku'nun elindeki şapkayı silmeyi unutur; "Açgözlü Polis Komiseri"yle karısı, sessizce öldürmek istedikleri domuzu, oğularının aklına uyup tüp gazla öldürmeye çalışırken mutfağı havaya uçururlar; "Tavuk Kamyonu Şoförü", ayakta kalmak için, aklını karıştırdığı sürücülerden yumurta "sızdıran" kadın lokantacının tuzağına düşer; genç bir kız öğrenci ile bir adam "Hava Satanların Öyküsü"nde, bir dolap çevirip topladıkları şişeleri satarlar... Oldum olası Orta ve Doğu Avrupa Sineması'na, animasyon filmlerine -dayandıkları çok köklü Sovyet Sineması'ndan gelen muhteşem birikim sonucu olmalı- bayılan "abla", güzelim, doğal oyunculuğa bir kez daha hayran kalır.

Yorum Gönder

1 Yorumlar

Travis dedi ki…
hayran kalınası zaten..