7
Şubat 2018 Çarşamba
sabahı keşişler geçidini yine izlemek isteyen “abla” ile kardeşi hayâl
kırıklığına uğrar, meğer bu sabah 06:20’de geçmişler ama gruptan, bir gün önce
kaçırmış olanlar bu sabah geçişi yakalayabilmiş.
Kalın giyimle pekâlâ açık
havada havuz başında yapılabilen kahvaltı sonrası 8:30’da şehir turuna çıkan
grup, günlerdir 15 derece civarında seyreden havanın 28 dereceye çıkmasının
beklendiğini öğrenir.
İlk iş şehir postanesine
uğrayan grup tenha bankodan alıp pulladıkları “abla”nın kızına ve küçük kız
kardeşlerine yolladıkları –biri
keşişlerin geçişi konulu, ülkeye dönüşlerinden bir hafta sonra adrese ulaşan-
kartları özenle kutuya atarlar.
Şehir bir Avrupa kenti gibi,
adım başı ATM’ler, döviz büroları, çamaşır yıkama (1 kg=10.000 Lak) dükkânları.
Saray bahçesinde kurucu kralın
heykeline bakan merdiven başlarını kırık yeşil cam mozaikli çok başlı iki ejder
tutmakta. Ganj’ın doğuşu konulu kabartmayla süslü yeşil, altın cephe ardında
yer alan som altın Prabang Budası, “her
yıl bir kez yıkanır ve halkın arasında gezdirilir.”
Saraya giriş kuralları sıkıdır:
“Ayakkabı çıkacak, bel çantasını geçen
büyüklükte çantalar, fotoğraf makinesi bırakılacak, telefonlar kullanılmayacak…”
Saray 1904 Fransız yapımı; alınlıktaki
üç başlı fil, üç kraliyet, üç ayrı başkent anlamında. Konuk odası, Fransız
ressam Alix de Fautereau 1930, imzalı, köy yaşamı, pazar, rahipler, manastır
vs. konulu duvar resmi ile süslü. Kralın küllerini barındıran kap, fil eğeri,
kralın tahtırevanı, iki kişinin omuzda taşıdığı 50 kg bronz döküm seremoni
davulu, prensesin 50 kg altın Luang Prabang Buda’sı ile kente gelişinin resmi,
farklı renkte giysilerle farklı grupların yaptığı kayık sporu, savaş,
Vienten’den göç sahnesi, tac, taht, kılıçlar, muska taşı, festival başlıkları,
altın kaplamalı ayakkabılar, Çin’den hediyeler, manastırın öyküsünü anlatan stel;
bordo duvarlar üzeri kırık ayna, cam mozaik bezemeli. Khmer Kütüphane, çalışma
odası, yatak odası, lake kaplar, kraliçenin altın, gümüş işli eteği, kralın
yatak odası, -bitişikteki eşinin oda kapısını çalıp geçiyor-, şapkalar,
kraliçenin Paris’ten alınmış ayakkabılı elbisesi, nişanlar, şimdilerde müzik
aletlerinin sergilendiği çocukların oyun odası, yiyeceğin zehirli olup
olmadığını test edebilen gümüş yemek takımları, kraliyet mücevherleri,
kraliçenin –teknedeki gibi üçgen prizma
yastıklı- tahtı, aile resimleri, Ho Şi Minh’in Lao’lu bir sanatçıyla dansı
fotoğrafı, tek parça fildişinden oyulma iç içe 5 parçalı figürin…
Bahçede, atla çekilen stupalı
kayık gibi araba maketi, sürat motoru, Jeep, Citroen, Edsel, Lincoln
Continental kraliyet taşıtları, Buda’nın dolaştırıldığı tahtırevanlar.
Grubun bahçede altında oturduğu
meyve yüklü ağaç Tamarind. Bir yanda her yıl 15 gün sessizlik meditasyonu için
ormanda kalan -kamuflaj amaçlı- yeşil
giysili bir grup keşiş…
Kapıda minik kafeslerde satılan
kuşlar “azat” amaçlı. Bir yanı Fransız, diğer yanı Lao evleri sıralı caddede temizlenip
köpük kaplara konmuş sıkıca şeffaf malzemeyle sarılmış rengârenk meyve öbekleri
başındaki satıcılardan alınan hurmagiller tadılır. Yosun üzerine sarımsak,
susam, domates yufkası 1 USD. Bir dede su içirmek için durdurduğu arabası
içindeki torununu gezdirmekte.
Hava kökleriyle gölgeli, bol
çiçekli bitkili bahçelerinin kapılarına motosikletler dizili pansiyonlar,
spa’lar, bir kumaş baskı atölyesi ile sakin, mutlu huzurlu, “abla”nın “burada yaşayabilirim” diye düşündüğü
çok güzel sokak, Heritage Luang Prabang bahçesi önünde kesintiye uğrar.
Altta hayvanların barındığı,
Lao sütunları üzerinde geniş taraça ardındaki yaşam alanlarıyla geleneksel ev.
Ağaçlarda asalak orkideler, geriden üç ülke içinde “abla”nın en beğendiği Lao
müziği.
Bir kapı ile altın boyalı bol
Buda’lı başka bir avluya geçilir. T-shirt’ünün göğsünde “I am Who I am Fashion is wears” yazılı Vahn “aile toplantılarında anne baba beklenir, iyi dilekler sunulduktan
sonra beraber yemek yenir” der. “Buda’nın
meditasyondaki duruşlarının anlamları farklıdır, Pazartesi ayakta durur elleri
savaşa, kötülüğe dur der; Cumartesi Buda’sı, çok başlı yılan Naga’nın yağmurdan
koruduğu Buda’dır; Pazar, halka hitap eder. Ellerinin çapraz duruşu, yağmuru
çağırışı, Dünya’yı gözetişi birbirinden farklıdır… Günde sadece iki kez yemek
yiyen keşişler, 12.00’de çan çalarak duyuru yaparlar, yemek gelmezse,
manastırın parası vardır, satın alırlar.” 1998-2006 arası manastırda eğitim
görmüş Vahn, ‘15 yaşında zorunlu olarak ayrıldığını’ anlatırken, motosikletli
genç bir kız avluya girer, indirdiği yiyecek kaplarını arka tarafa götürür.
Arka sokak önceki gibi kuş
sesleriyle bahçeler, hafif odun ateşi kokusu, salkım saçak çamaşırlarıyla
çamaşırhane, arada children’s cultural center, huzur… Traditional Story Telling
Theatre ise, Ramayana ve Mahabharata’daki hikâyelerin müzik eşliğinde
anlatıldığı geleneksel mekân.
Mekong boyunca yürüyen grup
kahve ve Bambu Köprü’yü görmek için,
nehre bakan taraçada mola verir. Aşağı inenler, nehri hiç güven vermeksizin
sallanarak kat eden bambu köprü geçiş ücretini yaşlı kadına öder, karşıya
yürürler. Diğer uçta da biletsiz geçilmez tarzı uyarı bulunan küçük bir tabela
vardır. Geçişler bolca fotoğraflanır, grup toparlanır.
“Yeniden
Luang’a gelirseniz uzun yaşam ve talihle ödüllendirileceğinizi” söyleyen Vanh’ın da eğitim
aldığı manastıra gidilirken, soru üzerine grup rehberi, tek bir firmanın
organize ettiği geziyle ilgili bilgi aktarır: “Son Doong Mağarası*, içi altmış katlı bina hacminde, gece de
konaklanılan bir yer.”
Ana mabedi 1512’de inşa edilen bahçesinde
ağaçlar altındaki banklarda safran sarısı, turuncu harmanili keşişlerin oturduğu
Vat Visounnarath Manastırı gezilmeye
başlanır. Bir ağaç altında Buda ile saçlarından Ganj doğan Vişnu heykelleri…
Vahn eski odasının yerini gösterir; ‘anne babası tarlada, eşi memurmuş,
ekonomik durumu elverseymiş ilâhiyat eğitimini devam ettirmek istermiş.
İngilizceyi manastırda akşam okulunda öğrenmiş.’
Bahçede karpuz biçimli stupa,
çevrede onlarca Buda…
Havaalanı girişinde Vahn’la
vedalaşan grup, küçük sevimli mekâna dağılır. Üst katta yarı açık bahçede
kumanya Lao öğle yemeğini yiyip Lao kahvelerini içenler çok geçmeden bir araya
gelir, aktarma amacıyla Thailand Bangkok’a gitmek için 14:40’ta havalanırlar.
Göçmen kağıtlarını doldurmaya
kalmadan 15:50’de inerler. “Abla” tabelada okuduğu, yaşlı, çocuk, özürlü,
hamileleri kayıran; (Bangkok Havaalanı Priority Line: Senior Citizen (70), Whellchair,
Pregnant, Child) anlayışı çok beğenir. Geniş ve uzun bir demon ve tanrıların
tuttukları ejderha/yılan sağma düzenlemesi yolcuların pek çoğunca şakır şakır
fotoğraflanmakta.
22:45’te ülkeye doğru
havalanana dek, çeşitli şekilde zaman geçirmeye dağılanlardan ayrılan “abla”
küçük grubu, 11 saatten fazla sürecek yolculuğu göz önüne alıp, katın dip
kısmında bulduğu Express Spa’da 21 USD’a, 30’ ayak masajı yaptırır.
Dolar kabul etmeyen Starbuck’s
ta içtiklerini (450.000 Baht) kartla ödeyen küçük grup, uluslararası zincir
kahvecinin bu tavrına akıl erdiremez.
Gelirken de Türk Havayolları
ile uçtuklarından, bitiremediği eğlenceli Küçük Esnaf filminin son yirmi
dakikasıyla, Jo Nesbo romanından filme uyarlanmış, Charlotte Gainsboroug’nun
oynadığı Kardan Adam ve Frances Mc Dormand’lı Oscar adayı Üç Billboard’ı
izleyen “abla”, pek az uyur. Kahvaltı servisinden sonra, inişe yarım saat kala,
üzerini İstanbul hava şartlarına göre bir kat kalınlaştırır.
Sabah karanlığında iner inmez,
yaşamının iki haftasını gönül hoşluğuyla bir arada geçirmiş grup değişik
yönlere yollanmak üzere birbiriyle biraz hüzünle, hızla vedalaşır.
İlk olarak kendisini bırakacak
olan araçta, “abla” dörtlüsü, çoktan gelecek günlerle ilgili programlar yapmaya
başlamışlardır bile.
Luang
Prabang Saray görselleri:
Luang
Prabang Bambu Köprü görselleri:
Lao
Müziği:
*Son
Doong Mağarası hakkında:
0 Yorumlar