“Bizler
yaşlanamıyoruz” diyordu bir su perisi en güzel düşüne doğru
yürürken hastanenin o soğuk odasında ölmeden önce... Neden
yaşlanamadık ki biz Başak? Neden o buz gibi gölün suyunda
bulundu cesedimiz? Neden düştük zalimlerin eline de kor oldu
geleceğimiz? Çünkü sanki başka bir gezegenden gelmişiz gibi
dışladılar bizi. Çocukluğumuzu, hayallerimizi ,iyi bir meslek
sahibi olmaya duyduğumuz o inancı söküp aldılar masallarımızın
arasından. Oysa hepimiz kendi öykümüzün kahramanıydık hani.
Hani
senin de kınalı ellerin olacaktı, uzun yolları küçük bir
çocuğun heyecanına sarılarak yürüyecektin? Ne bileyim işte;
hiç tanışmadığım kadının gidişine ağladıktan sonra
unutacağım belki de tüm bunları ve sen hep göl kelimesini
duyduğumda geleceksin aklıma zira birkaç güne kalmaz yüksek
müziklerin, saçma ışıkların altında anımsanmayacaksın bile.
İnsanoğlu bu Başak, okunmuş ve unutulmuş kitap gibi atılıyoruz
bir kenara. Hatırlamak için ya birilerinin ölümüyle sarsılıyoruz
ya da kendi ölümümüzü bekliyoruz; sürekli onarıyoruz
hafızamızı;ne tuhaf!
Ve
bu lanet sistem, elinden yaşama hakkını çaldı; belki tıbba inat
anne olabilme heyecanını,gitmek istediğin sinemaları, okumak
istediğin kitapları, görmek istediğin ülkeleri,sonraya
sakladığın gülüşleri,ağlamaya duyduğun ihtiyacı; aşkı,
senden
yaşlanabilme hakkını aldı.
Ne
kötü şey yaşlanamamak Başak! Makas darbesiyle kesilen hayatın
ölü kahramanı olmak ve bir-sıfır yenik başlamak bu kırıp
dökücü yolculuğa; ne kahredici bir daha hiçbir şeyin
başlangıcında olamamak.
Hiç
ısınamadın değil mi bir daha? Bedenin gölün soğukluğunda
üşürken bir de götürüp morga koyduklarında seni o zaman ruhun
ağladı mı Başak? Yine duyulmadı mı hıçkırıkların?
Biliyorum; bu yazının da noktası konulduğunda ölüm haberinin
üzerine onlarca haber sıralanmaya başladığında,unutulacak
olmanın o zalim gerçeğiyle beni de affetmeyeceksin!
Zaman geçecek, peydahlanıp duracak
yeni gün doğumları; sustuklarını duyan kimse olmayacak,kırılmaz
bir sabırla hatırlanmadıkça gidişin, ziyan edilmiş bir
mücadelede belki de yalnızca gözlerindeki mana kalacak.
“Açık bir yarayım” dediğini
duyar gibiyim. Başak,bizi bağışla!
http://t24.com.tr/haber/istanbulda-trans-kadinin-olu-bedeni-golde-bulundu,365097
http://t24.com.tr/haber/istanbulda-trans-kadinin-olu-bedeni-golde-bulundu,365097