Her Güne Bir Şehit

“Başlık konusunda çok düşündüm, ne yerinde olabilir diye… “Sözün bittiği yer” desem söz asıl şimdi başlamalı, “Yürek yanması” desem Allah’ın bildiğini Kul da arada öğrenmiştir nasılsa diyerek onu da yazmadım. Benim yazacaklarım daha “anlamadığım” ve umarım hiç anlamayacağım bir şey üzerine… Terör…”

Bu paragrafı 29 Eylül 2011 tarihinde yazmışım… Bugün 6 Eylül 2012 Perşembe… Hiçbir şey değişmediği gibi daha da ‘yerleşik’ oldu… Artık üzülmek yerine ‘kanıksar’ olduk… Ve inanın bu cahillikten, dincilikten, radikalizmden daha tehlikeli…

Afyonkarahisar’ın Ataköy ilçesinde 500. İstihkam Ana Depo Komutanlığı Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası’nda dün (05.09.2012 Çarşamba) akşam 21:15 sıralarında mühimmat deposunda patlama meydana geldi… Bunun bir ‘kaza’ olduğu yönünde açıklama yapan yetkililer ‘sabotaj’ ihtimali üzerinde durmadıklarını açıkladı. Hatta (ne alakaysa) Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu böyle patlamaların ‘normal’ olduğunu ve Pakistan’da da yakın zamanda bir askeri mühimmat deposunun patladığını söyledi…

Şimdi, sormam gerekiyor müsaade ederseniz:

1.       Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz (ki tuhaftır adını ilk kez duyuyorum) nerededir? Orman ve Su İşleri Bakanı ne alakadır? Açıklama yetkisini nereden almıştır?

2.       Akşam akşam mühimmat taşınması gibi bir olayın yapılmayacağını emekli askerler söylüyor… Bu durum nasıl ve neden meydana gelmiştir?

3.       Yine bu işin uzmanları el bombalarının veya silahların birleştirilmeden depolara konduğunu, el bombalarının pimi çekilmeden kesinlikle patlamayacağını söylüyor… Hatta bu tarz ‘tehlike’ arz eden yerlerde elektrik kaçağından kaynaklı bir kazanın olmaması için elektriklerin kesildiği bile söyleniyor… O vakit bu durum nasıl açıklanacaktır?

4.       Hükümet durumu ‘kınayan’ bir dizi açıklama, lanet okuyan bir dizi beyan verecektir malum… Pekala gerisi nerededir bunun?

5.       Pekala, halkım bugün durumu lanetlerken sadece birkaç saat sonra ya da yarın filan Öyle Bir Geçer Zaman Ki’nin Osman’ı çok çirkin diye konuşmaya devam etmeyecek mi sanıyorsunuz? Ben de sanıyorum…

6.       Twitter, Facebook gibi Sosyal Medya mecralarında bas bas bağıran insanlar –ki ben de ara ara dahilim bu güruha- işe yarayacak mı? Yangın Orman ve Su İşleri Bakanı’nın hortumu ile söner mi?

7.       Bunun militarist ya da milliyetçi olmakla ilgisi bence de yoktur bu ‘insan’ olmakla ilgilidir; bu yüzden bu maddeyi atlayabilirim…

Dış mihraklar, İlluminati, yan komşulardaki savaş, ABD’deki Başkanlık seçimi ve Obama’nın kazanma ihtimali, bizde 2014 gibi düşünülen yerel seçimlerin katakulli ile 2013 Ekim’e çekilmesi, Murat Boz’un göğüs yağları, Halil Sezai Paracıklıoğlu’nun (soyada bak) kendinden 3 kat büyük motoruna binip ‘Kafam güzel’ demesi, alışveriş sitelerinde 1329 TL’ye satılan bir çantanın satışa çıktığı an tükenmesiyle ilgilenmek lazım…

Ve sonra şu satırları demişim geçen sene: “Kaç eve, kaç yüreğe, aileye ateş düştü artık saymakta hayli zorlanıyorum. Anlamadığım bir duygu bu, bilemem ne kadar acı verir yürek yanarken “Vatan sağ olsun” demek… Bilmek de istemem ve bilmesini de istemem insanların…”

Her güne bir şehit… Son kampanyamızı kaçırmayın!

İyi geceler Sevgili Ülkem…

Bu kadar…

Saygılar efendim…