Türkün yurdu imanlı er dolu, ser dolu
Kırar kendine kalkan kolu “hak! ” der kulu
İstikbale giderken Çanakkale’den geçer yolu
Onun yurdu, onun vatanı ilelebet Anadolu
Türkün yüreği iman dolu, şan dolu
Her metresi can dolu, kan dolu Gelibolu
Göğe açılmış bir kan yolu, can yolu
Şahadete uçanları izler tüm saman yolu
İki yüz elli bin şehit yükselir her an ulu ulu
Çanakkale namustur namustan vazgeçilmez
Savaş için gelen yedi düvelden kaçılmaz
Yurdun kapısı namert düşmana açılmaz
Konu vatansa, ucu ölüm olsa, bedel biçilmez
Çanakkale namustur namustan vazgeçilmez
Çanakkale vatandır, vatana paha biçilmez
Ben Türk oğluyum, Türk kızıyım
Dostuma tavşan, düşmanıma azgın dişli tazıyım.
Atam Müslüman, ben Müslüman
Çanakkale de şehit kanı tüter duman duman
Ben Havran’lı koca seyit;
Hepsi birbirinden değerli, hepsi birbirinden yiğit,
Ben Yahya Çavuş’un altmış sekiz neferiyim
Sanki bir koca tümendi, tekmili şehit askeriyim
Ölmedi, yaşıyor Çanakkale de, iki yüz elli bin şehit
Çanakkale destandır kim ki bunu bilmez, sanma bilinmez
Durur orda, bir tarih durur, bu tarih asla silinmez
Düşmanın eli kurur, kolu kurur, müsamaha olunmaz
Şahadete uzanan bu yoldan gönül inmez, dil inmez
Kalan son ocak tüterken, bu vatan parçalanıp bölünmez
Çanakkale namustur namustan vazgeçilmez
Çanakkale vatandır, vatana paha biçilmez
Dimdik ayaktaydı, aldırmadan aç, susuz ve imkânsız hale
Her cephede çelikten, çelik yüreklerden birer kale
Koşuyor genci, yaşlısı, kadını ve erkeği bakın hele
Haykırıyor dünyaya bizimdir, bizim kalacak Çanakkale
Çanakkale türkün destanlar içinde bir destanı
Elif ana bırakmış bebeğini, mermiye örter fistanı
Bebeği ıslansa da kurur, körpe olsa da dayanırdı canı
Islanmadan mermi, patlatıp kurtarmalıydı önce vatanı
Çanakkale namustur namustan vazgeçilmez
Çanakkale vatandır, vatana paha biçilmez
0 Yorumlar