Arkadaştan Öte |
“Black Swan” ile yıldızı parlayan Mila Kunis, bu sefer baş rolü kapıp Justin Timberlake ile seyirci karşısına çıkıyor. Fakat senaryo oldukça tanıdık geliyor. Nerden mi? Ocak 2011’de bizde vizyona giren ve afişiyle de oldukça merak uyandıran “Love and Other Drugs” ile senaryo kardeşliği yaşıyorlar. Yani, eğer Anne Hathaway’in "Aşk Sarhoşu" filmini beğendiyseniz bu film size keyifli vakit geçirtebilecektir. Konu tıpatıp aynı olmasa da genel hatları ile birbirine benziyor. Yönetmenliğini Will Gluck’ın yaptığı projenin senaryosunu ise Keith Merryman, David A. Newman, Will Gluck ve Harley Peyton gibi kalabalık bir ekip kaleme alıyor. Kunis ile Timberlake’e Patricia Clarkson, Jenna Elfman, Richard Jenkins ve Woody Harrelson gibi usta isimler eşlik ediyor. ABD yapımı 109 dakikalık filmin bütçesi ise 35 milyon $ olarak açıklandı. Hasılatı da şimdiden ikiye katlanmış durumda. Demek ki senaryo aynı olsa da romantik komedi dünya çapında revaç gören bir tür!
İşinin ustası olan insan kaynakları sorumlusu Jamie New York’ta yaşamaktadır. Tüm yeteneklerini kullanarak Los Angeles’ta yaşayan sanat yönetmeni Dylan’ı New York’a getirerek büyük bir işe imza atar. İkisinin de en büyük ortak yanı aşktan yana şanssız olmalarıdır. İş arkadaşlığını ilerleten ikili, bağlanmanın olmayacağı sadece eğlencenin ve sorgusuz cinselliğin ağır bastığı bir ilişki kurarlar. Fakat bu bağlanmadan başarılı şekilde ilerleyecek midir?
Halli Cauthery’nin ele aldığı müzikle bilindik romantik komedi filmleri havasını yakalamak hiç de zor olmuyor. Tabi Justin Timberlake’in aralara serpiştirdiği şarkılar müziği daha keyifli hale sokuyor. Genel olarak atmosferi, manzarası, dekoru, makyajı ve kostümü vasat üstü kabul edilecek başarıya sahip. Türünden dolayı bu saydıklarım zaten çok fazla ön plana çıkması gerekmiyor. Rahatsız eden tek şey ise Mila Kulis’in kocaman takma kirpikleri! Tamam gözler oldukça iri ve güzel, itiraz etmek kıskançlığa girer ama kirpikleri Türkan Şoray edasıyla gözümüze sokmaya pek gerek yok sanırım. Senaryoyu "Aşk Sarhoşu" ile kıyaslarken bir şeyi de belirtmem gerekir ki bu filmde aile daha güzel ele alınıyor. Konu yıpratılan aşk hayatı ve cinsellik ağırlıklı olsa da gerek Jamie’nin annesi, gerekse Dylan’ın babası ve ablası ile olan ilişkileri filmi daha izlenebilir vaziyete sokuyor. Ufak çaplı mesajlar içerse de bu rahatsızlıktan öte hayatımızdakilerin kıymetini anlamamız için uyarıcı oluyor. Genel olarak bakıldığında, izlense de olur fakat izlenmese hiçbir şey kaçırmayacağınız projelerin listesine girebilir.
En son “Bad Teacher”da izlediğim Justin Timberlake, oyunculuk konusunda kesinlikle Mila Kunis’ten daha yetenekli duruyor. Mila Kunis ise yapmacık hareketleriyle seyircinin gözünde itici hale gelebiliyor. “Black Swan”de beğenmeme rağmen bu rolü çok kotaramamış gibi geldi. Artık başlaması için gün saydığım “How I Met Your Mother” dizisinin Marshall’ı Jason Segel ise göründüğü birkaç sahnede filme olan ilgimi arttırdı! Filmin genç baş rollerini bir yana bırakırsak, usta yardımcı oyuncu kadrosu filmin puanını arttırıyor. “Dear John” filmindeki başarılı baba karakterinden sonra burada da benzer bir baba karakterini daha eğlenceli olarak canlandıran Richard Jenkins, ikinci yarıda seyre doyum olmayacak bir beğeniyle karşımıza çıkıyor. Dylan karakterinin iş arkadaşını canlandıran Woody Harrelson 50 yaşında olduğunu hiç göstermeyen bir enerjiyle filme renk katıyor. Benim için filmin en başarılı oyuncusu Jamie’nin annesine hayat veren 1959 doğumlu Patricia Clarkson’dı. “The Untouchables” gibi bilinen bir filmle sinemaya atılan Clarkson, devamında 40tan fazla projede yer alarak yeteneğini sinemaseverlerle paylaştı. “Pieces of April” ile en iyi yardımcı kadın oyuncu Oscar ve Altın Küre adayı oldu. Öne çıkan rol aldığı filmler ise: “The Green Mile”, “Far From Heaven”, “Dogville”, “The Station Agent”, “Good Night, and Good Luck”, “Vicky Cristina Barcelona”, “Shutter Island”.
0 Yorumlar