Banner

İcadına güvenen insanoğlu...


Allah'ın verdiği zeka gücüyle, daha önce düşünülmemiş/planlanmamış şeylerin ortaya çıkarılması ve ona duyulan sonsuz güven...

Hastane odasında doktora rahatsızlığını ifade eden hastaya karşılık, makinesiyle onu muayene eden doktorun verdiği cevap; "Makineler yanılmaz/yalan söylemez!.. Makine ne söylüyorsa o..."

İnsanın kendi çaba ve gayretleriyle ortaya çıkardığı makineye bakın; ne yalan söylüyor, ne şaşırıyor, ne işini aksatıyor, ne sahibini utandırıyor... Aferin makineye...

Peki ya Allahın sanatı olan İnsan? Çoğu zaman tek olduğu müddetçe şahitliğine bile güvenilmeyen/ Dünyaya halife olarak gönderilen insan! Neden bu kadar basitleştiriyor Rabbinin sanatını?..

Kendisinden beklenen kulluğu bile yerine getirmekten aciz.... Verilene ne hakkıyla sabretmesini ne de şükretmesini bilen!... Tek bildiği şikayet!..

Arsızca ister Rabbinden, ben bunun karşılığında ne yapıyorum? Ne sunacağım Rabbime demez...

Peki insan icadına bu kadar güveniyorken, Rabbin bize güvenmeye, sadakat beklemeye hiç mi hakkı yok?...

Makineler hata götürmez doğru... Tek hatası görüldüğünde, fabrikaya geri gönderilir yada atılır...

Peki Rabbimiz ne yapıyor?... Hatalarımızı görüyor ama affediyor, mühlet veriyor...

Ama bu mühletinde bir dolum noktası olduğu unutulmamalı....

Yorum Gönder

1 Yorumlar

Asahhara dedi ki…
Aliimran
191- Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı anarlar; göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler. Ve "Rabbimiz! Sen bunu boş yere yaratmadın, Sen yücesin, bizi ateşin azabından koru." derler.