İnsan yüreğini bir kente kaptırdı mı oradan ayrılamıyor
Coğrafyanın bir önemi yok!
Semah eden kuşlar gibi ruhum
Her sabah, başka bir kentin aşkıyla uyanıyorum
Bir ömrü, kent kent geziyorum
Ama biri var ki sadece ona gitmeyi bekliyorum
İnsan yüreğini bir kente kaptırdı mı sahiden oradan ayrılamıyor.
Can, tüm benliği ile o kenti yaşıyor.
Tıpkı bir kadını yaşar gibi…
Yıllar önce gidilmiş bir kent, koyunda taşınan bir kadındır aslında
Arada bir orada mı diye yoklanan
Sıcaklığı hissedilince, çocuk saflığında yürek coşturan
Çok kent gördüm ben
Hepsinden bir kaderi yaşamak için geçtim
Benler bıraktım
Benden topladım
Sonunda bir kent olmak istedim
Üzerine hayaller kurulan
İçinde insanca yaşanan, ayrı kalınca soluksuz kalınan
Sonunda bende gidilmek istenen bir kente dönüştüm.
Geçmişe bakıyorum şimdi
Yüreğimdeki mahallelere, sokaklara,
Pencere önündeki sardunyalara
Onca acıyı çiçeğin pembesinde saklamak
Hayatı bir kent gibi yaşamak bu işte
Kentler virane, yıkık, dökük perişan olsa da ayakta kalıyor
Zamana direniyor
Acılara, bombalara, yokluklara baş kaldırabiliyor.
Bazen yerin altına gizlenmiş bir antik kent,
Bazen sadece masallarda adı geçen varlık ile yokluk sahası arasına sıkışmış bir yer,
Bazen teknolojik büyülerin yeknesaklığında…
Ama hep ayakta
Sahiden böyle yaşamalı hayatı
Bir kent, bir kadın gibi.
Bir kadını ayakta tutan şey nedir?
Aşk?
Tutkular?
Senin kalbin nerede atıyor kent?
Benim kalbim boynumda
O beni boynumdan öptüğünden beri, ruhum boynuma saklandı
Bir kadını ayakta tutan şey aşktır
Gözlerimi kapıyorum
Hayal ediyorum…
Bir kenti
Bir aşkı
Bir kadını
Adımın ne olduğunun bir önemi yok
Bir kadını ayakta tutan şey nedir?
Üretmek
Paylaşmak
Çok çalıştım ben.
Ellerim başak başak
Alnımdan terler düştü boncuk boncuk
Kanayan ellerimden döküldü emeğim
Avucuma kondu demir bir para
Ama az, ama çok
Razı geldim, helalleştim
Yoluma devam ettim
Bir kenttim
Bir kadın
Ekmeğimi kendime bandım
Helal lokmalarla çoğaldım
Bir kadını ayakta tutan şey nedir?
Bir bebek
Bir çocuk
Koşar çocuklar sokakların kuytusunda
Bez bebekler, bisikletler, uçurtmalar, topaçlar
Uçup giderken hayal denizinde balonlar
Pamuk şekerler tadında
Bir “anne” sesi duyulur
ANNE!
Ben anne
Sadece bir şehir
Sadece bir anne
Bir kenti ve bir kadını ayakta tutan şey nedir?
Sahiplenilmek!
Beni sakın bırakma
Ellerimi tut sıkıca
Hele geceleri
Issız sokaklarda bir başıma sakın beni bırakma.
Sımsıkı sarıl
Bileyim ki seninim
Bir tek senin
Nihayetinde ister bir kent ol, ister bir kadın
Sadece izin ver seni bulsun birisi
Onunla yaşa
Kendini yaşat
Kendin gibi yaşa
Bir kent, bir kadındır aslında.
1 Yorumlar