Banner

Bir kar yağar ince ince

Bir kar yağar ince ince, ben üşürüm sesiz sessizce. Pencere kenarında yağan karı seyretmek nasıl bir duygu bilir misiniz? Aşk, sevgi, özlem, hasret, hayal, para, kömür ve doğalgaz bu duyguların hepsini tatmak demektir. Elinizde bir fincan çay ve çam kenarı işte bu manzara karşısında yukarıda saydığım tüm duyguları yaşayabilirsiniz. Yâda yaşayabilirim desem daha doğru olur. Çam ağaçlarına bakmak bazen çığ düşer gibi çatından düşen kar yığınlarından korkmak, elimdeki çayı soğumadan içmek ve sonra biri gelip "tanrıverdi nasılsın abi" demek ve fantezimin içine etmek. Hiç konuşmak isteğim yok, bazen yalnız kalmak, hayallere dalmak, kendi dünyamda yaşamak istiyorum ama nerede. Ya arkadaşım bi insanın bu kadar seveni olur mu? Her gördüğüm kişi benle sohbete dalıyor, saatte 5 kere gördüğüm şahıs her seferinde bana bir şeyler anlatıyor. Sıkıldım artık bu muhabbetlerden, kendi başımı alıp gideceğim bir gün. Ama nereye tabiki İstanbul’a.
"Tanrıverdi yağmurdan kaçarken doluya tutulacaksın"
Yok, hayır evime gidip günlerce kapanacağım. Nefret ettiğim gündüz tv programlarına belki göz atacağım yok yok onun yerine müzik dinleyeceğim. En önemlisi bir daha elime çay alıp da kar yağışını seyretmeyeceğim.


Yorum Gönder

0 Yorumlar