Banner

Öğretmenin Kimdi Senin ?

Doğduğumuz anda başlarız öğrenmeye ve öğretmeye. Hayat bize en çok bunu hatırlatır. Çünkü kaç yaşımızda olursak olalım "hep öğrenecek bir şeylerimiz" vardır. Bize bir şeyler öğretenleri anarız. Ama asla unutmayız...

Önümüz 24 Kasım... Öğretmenler günü...
Öğretirken öğrenirler ve öğrenirken öğretiriz. Aslında hepimiz birer öğretmeniz... En çok o gün öğretmenlerin toplum içindeki yeri, değeri belirtilir. Eğitim sorunları dile getirilir. Gençlerin yetişmesindeki katkıları anlatılır. Bazen bir çiçek olur, bazen bir resim, bazen bir kitap, bazen bir telefon... Biliriz unutmamıştır bizi. Ya biz unuttuk mu? En son ne zaman görüştük? Ne zaman andık bize bunca emeği veren, eğitime, öğretime hizmet etmiş, saygınlık kazanmış insanı? 

Nasıl mesleğe yeni giren öğretmenler 24 Kasımda Öğretmen Andı içerek göreve başlarlarsa bizde bu önemli ve güzel günü bir kampanyayla taçlandıralım istedik...
Ve düşündük ki onlar hakkında yazabiliriz...

Kendi öğretmeniniz veya bilgi sahibi olduğunuz öğretmenler hakkında yazabilirsiniz..
Bu yazılar hatıralarınıza veya öğretmenlerin sorunlarına yönelik de olabilir..
Dilerseniz öğretmenlerinizin fotoğraflarını da yazınıza ekleyebilirsiniz..

Ailelerimizden sonra hayata ilk adımlarımızda öğretmenlerimizin gözardı edilemeyecek önemli katkıları var. İstedik ki birarada burada toplansınlar..
1Mk adına, onları bu özel günlerinde farklı kalemlerden anlatmaya ve unutulmuşları hatırlatmaya davet ediyoruz...

Eminim hepimizin anlatacak söyleyecek bir kaç kelimesi vardır...
Ya siz, var mısınız uzun zamandır yapılmayanı yapmaya.. Onları yazmaya...
 

1Mk Editörleri
Efsa & BigaripWomen

*Kendi blogunuzda yazabilir ve bize linkini gönderebilirsiniz veya dilerseniz mail olarak atarsınız isminizle birlikte 1Mk'da yayınlarız..

Yorum Gönder

16 Yorumlar

zeynepin sesi dedi ki…
bir öğretmen olarak şükrediorum böle bi mesleğim olduu için..çok kutsal gerçekten..kelimelerle anlatılacak gibi diil..
efsa dedi ki…
Eminim herkesin hayatında öğretmenim deyince anımsadığı bir görüntü bir ses vardır. Bence şimdi paylaşma zamanı.
BigaripWomen dedi ki…
zeynepin sesi o halde sizin kaleminizden de okuyalım sizi olmaz mı? :)
Adsız dedi ki…
Şu anda inanılamz mutluyum.
1MK bir yaşında ve yeni editörleri çok güzel bir projeye imza atıyor.
İstediğim şeydi bu. İnsanalr sistemden ayrılsalar bile sürecin işlemesi. Ben uzağa gitsem de 1MK yaşamaya devame decek.

Çok çalışmak gerek iş üretmek için. İnanmak ve peşine düşmek.
Gençlik ateşi sardı 1MK.

Yepyeni ufuklara...
Başarılarınızla gülümseyelim!
Erhan Tığlı dedi ki…
Öğretmen aydınlatmaktan bıkmayan yüce bir ışıktır ve de çile çekmeye alışıktır!
efsa dedi ki…
Ayağımı sürüdüm ben. :)) yenilerinde de görüşeceğiz inşallah.
uğur erhan dedi ki…
Şimdi herkes benim öğretmenim iyiydi, dünya tatlısıydı, ben onu çok seviyordum gibi süslü püslü laflar edebilir.

Bu kampanyayı "iyi öğremenler" "kötü öğretmenler" ve "etliye sütlüye karışmayan" öğretmenler diye üç katagoriye ayırsaydınız.

Hele son yıllarda öğretmenlik eğitimi almamış ama bir iki aylık öğretmen farmosyonundan geçmiş sırf üniversite mezunu olduğu için başka iş bulamadığından dolayı "bari öğretmen olayım" mantığı ile öğretmen olan insanları da tartışmaya açmak gerekiyor tabii.

mesleğini idealistçe yapan öğretmenlerin yanında işsiz kalmamak için öğretmenliği seçen insanlar hakkında yazılar yazmak bence daha doğru olacaktır. ünkü bunların sayısı idealist öğretmenlerin sayısını geçti.

Ne yazık ki, son yıllarda öğretmen olarak atanan insanların kültür seviyeleri o kadar az ki, hayatı öğretmeye çalıştığı bir çocuğa verebileceği ne olacaktır ben onu da merak ediyorum.

Yarışma programlarına katılan öğretmenler Türkiye bölgelerinde ki illerin hangi iller ile sınırı var onları dahi bilmiyorlar. Ondan sonra da benim branşım değil ondan bilemedim gibi saçma sapan bir savunma yapıyorlar.
efsa dedi ki…
Işık peki neden bunu bir yazıya döküp yayınlamıyoruz? sen öğretmenlerin sorunlarından bahsedebilir bunları bize de öğretebilirsin mesela.
BigaripWomen dedi ki…
-Işık; Öncelikle bu kampanyanın 24 kasım öğretmenler günü dolayısıyla yapıldığını hatırlatmak isterim..

Biz herkes en güzel anılarını yada bildiği en güzel yönleriyle öğretmenleri anlatsın demedik..

Kendi adıma ben öğretmenlerimden hiç memnun olmayan ve onlar yüzünden okulu bırakmış biriyim..

Ama bu geneli kapsamaz elbette fakat biz istedik ki farklı kalemlerden duyalım neler yaşanmış neler hatırlanıyor..Akılda kalanlar ne.Ne kadarı iyi ne kadarı değil..

Hem öğretmenlerimizde yazabilirler dilerlerse..Ve öğretmenlerle alakalı herşey yazılabilir..Sizin de bahsettiğiniz gibi meslek için değil de gönlünü bu işe vermiş olanlar el üstünde tutulmuştur kanımca..

Siz de yazsanıza :)
uğur erhan dedi ki…
Sayın editöerler,

Sanırım siteye üye olmayan insanlar yazı yazamıyorlar.

Üyelik şartlarına şöyle bir baktım da resim, T.C kimlik nosu falan isteniyor. Yani bir sabıka kaydı istenmemiş.

Bu şartlar bana biraz ağır geldi:))))

O yüzden yazı yazma isteğinizi üzülerek yerine getiremeyeceğim.
BigaripWomen dedi ki…
Sevgili ışık; rica etsem benimle irtibata geçermisiniz ? :)

roccoju2@gmail.com
Fikrin Ne? dedi ki…
dunyaya bir daha gelsem yine öğretmen olurdum heralde
Gülpare dedi ki…
bende yazdim corbada benim de tuzum olsun sevgiler

Gülpare
FASLI dedi ki…
Çok küçüktüm. Anneme ne zaman okula gideceğimi sorup dururdum. Bir gün canıma tak etti ve anneme tüm engellemelerine rağmen okula gideceğimi söyledim. Annem gülerek dedi ki: " Oğlum bak, sen şimdi gitme sana söz veriyorum seneye yollayacağız okula." Bende bu çıkışın ardından hemen ikna oldum; zaten annem'in söylediği herşeye hemen ikna olur ona hiçbir zaman zorluk çıkarmazdım; penisilin iğnesi olmak için sağlık ocağına gitme konusu dışında.


Bir yıl sonra yeni mahallemize taşındık. Annem ve babam herhangi bir tartışmaya girmedi hangi okula gitmem konusunda. Tek seçenek olması bazen iyi oluyor. Okul başlamadan önce annem, babam ve kardeşimle daha sonra hiç yapmayacağımız kırtasiye alışverişine çıktık. Kitapların ve defterlerin kokusu hala burnumda. O yıllardan kaldı aldığım kitapları koklamak.


Okulun ilk günüydü. Annem elimden tuttu ve 8 yılımı geçireceğim okula götürdü. Herkes o kadar neşe doluydu ki ben olayı idrak edememe rağmen içimin kıpır kıpır olmasının önüne geçemedim. Okul önünde sıra olduk ve sınıflarımıza geçtik. Ben 1 - B sınıfındaydım. Annem sırama oturttu ve ayrıldı. Sınıf arkadaşlarım çok tuhaf geldi ilk başta. Kimisi ağlıyor, kimisi mızıklanıyordu. Ben ise henüz bir anlam yükleyememiştim tüm olanlara.


Tuhaf bir melodiden sonra içeriye iyi giyimli, anneme hiç benzemeyen, güler yüzlü bir kadın girdi. Bize öğretmenimiz olduğunu, bundan kelli beraber vakit geçireceğimizi, bizim hem annemiz hem babamız olacağını, bir arzu ve isteğimiz olduğunda kendisine çekinmeden söylemimizi belirtti. İşler iyiden iyi karışıyordu. Garip bir melodi daha, biz bahçeye çıktık. Herkes annesinin yanına vardı. Annemi diğerlerinin içinde zar zor buldum. Bana kolumdan kalın bir simit almıştı. Afiyetle yedim. Bu okul bahçesinde annem ile geçirdiğim ilk ve son tenefüs olmuştu çünkü annem ikinci tenefüste terk-i diyar eylemiş eve gitmişti. Bu okul hayatımda yanlız olduğumu anladığım ilk gündü. Allah razı olsun büyüdüğümde de veli toplantılarına gelmediler. İyi birşey olduğunun farkına vardım.


Yıllar yerinde saymadı. Bir çok problem ve ara sıra araya sıkışmış bir kaç güzellikle geçirdim okul yıllarımı. İlköğretmenimden bir kaç kere şiddet gördüm. Ödevlerimi yapmadığım için kafama bir kaç kez tokmak misali yumruk yedim. Çalışkan öğrencileri överken beni yerin dibine soktuğu da oldu.Bir keresinde müfettiş gelmişti; bana bir kaç soru sorup defterimi kontrol etmişti. Kanıya varıp imzasını attı: zayıf. Müfettiş gittikten sonra bir öğretmenimden zılgıtı yemiştim. Üçüncü sınıfta daha fazla dayanamayıp beni sınıfta bıraktı. Babam kendisi ile konuşup sınıfı geçmemi sağladı. O yaz haram oldu. Tatil kitabını bana ezberlettiler. Dördüncü sınıf ve beşinci sınıfta sınıfın en gözde öğrencilerinde biri oldum. Öğretmenim evimize gelip;"bu mal'ı nasıl adam ettiğiniz helal olsun" deyip ailemi tebrik etmişti.


Herşey'e rağmen ben öğretmenimi hep sevdim. Onun yerinde ben olsaydım bende aynı şeyleri yapardım. Belki . . . Okul hayatımın bittiğine o kadar sevindim ki. Askerlik için zar zor açıköğretim bitirdim bu da sonuncusu diyerek.


Şimdi maddi durumum iyi, evliyim. Bazen ilkokul öğretmenimizin şiir, şarkı öğreteceğine dört işlemi öğretseydi, öss'de Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünü kazanırdım diye hayıflandığım oluyor ama hepsi o kadar işte.Adı üstünde İlk okul. Nasıl başladıysan öyle gider. Ben de gider...
BigaripWomen dedi ki…
Elinize sağlık teşekkür ederiz..
zeynepin sesi dedi ki…
denerim :) eer beenirsem yazdıımı yollarım tabi ki :)