Banner

GÖZLER AŞKI İNKAR ETMEZ Kİ ...Gözlerin gözlerime değince Felaketim olurdu ağlardım


GÖZLER AŞKI İNKAR ETMEZ Kİ !




" Gözlerin gözlerime değince



Felaketim olurdu ağlardım."



Atilla İlhan



İşte o gün,



Gözlerinin gözlerime değdiği gün tanıştım "ah" larla



Gözyaşları geldiler ardından, zaman, mekan farkı olmadan.



Süzülür oldular yanaklarımdan, bana sormadan.



Sıcak bir yaz günü



Lakin rüzgar da varlığını hissettiriyor.



Tatlı tatlı salınarak sokakları geziyor,



Galiba birilerini arıyor,meftunlarını belki.



Belki de bir nebze olsun ferahlatmak için beni.





--------------------------------------------------------------------------------









Pencerem açık, gözlerim, de.



Yine uykuyla yakalamaç oynadığım bir gecenin sonu.



Perde kımıldıyor önce rüzgarın nefesiyle



içim bir hoş oluyor,



Ardından sabah serinliği doluyor içeriye .



Esintiler dikilince karşıma cesurca



Yüreğimdeki ateş daha da alevleniyor



Yanıyorum; rüzgar okşadıkça usulca



Ruhum baştan çıkıyor önce



Biran evvel yataktan çıkıp rüzgarın kollarına bırakmak istiyorum kendimi.



Saatime bakıyorum; yine geç kalmışım.



Gecenin güne bir örtü olarak yaratıldığını, dinlenme amacıyla insana



sunulduğunu



Gönlüme kabul ettirip gözlerime söz geçirirsem, uykuyla da aramdaki ihtilafları



giderip



akdi imzalarsam böyle bir sorunum kalmayacak ama ...



"Bu akşam söz, erkenden görüşeceğiz. " diyerek yastığıma hızla kalkıyorum.



"İnanmıyorum sana ama hadi git, açık olsun yolun, yeşersin umudun " derken



bana



Pikeyi çekiyorum üzerine "Susss... " der gibi yastığıma



Kahvaltı yapacak vaktim yok, her zamanki gibi.



Olsa da farketmez ya,



Yol üstünden sıcak bir simit alırım belki ya da bir poğaça.



Aceleyle giyiniyorum.



Ev arkadaşım aynanın karşısında yine bir şeyler çiziyor yüzüne



Anlam katıyormuş kişiliğine,



Anlayamıyorum.



Herkeste bir maske



Gülüşler, sevgiler, sözler, herşey sahte.



Aynayla da ilişiğimi keseli çok oldu zaten.



Nedenini bilmesem de bakmak gelmiyor içimden



Tanımadığım bir sureti, tanımlayamadığım bir hüznü gördükçe ürküyorum



belki de.



Güneş eşyadaki tüm detayları sunarken bize, ışıl ışıl



Benim gözlerim de böyle ışıl ışıl parlardı bir zamanlar, neşe saçardı çevreye



0 ışıltıyı kim çaldı ?



İki dünyada affa layık mıydı ?



Yine aynı yol, aynı insanlar



Yürüyorum hızlı hızlı



Çok düşünüyorum yine bu aralar,



Sebebini bilmiyorum, ya da...



"Ben bende değilim . " derler ya , işte öyle bir hal.



Anlatamıyorum, anlayamıyorum.



Sonra, boşver diyorum, tasa etme,



Nasılsa seni senden iyi bilen ve ihtiyaçlarımı zamanı gelince veren bir Rahmet-i



Sonsuz'un kulusun.



Hem 0 'nun istihkakından önce, daha baştan lütfeden , Kerem Sahibi olduğunu,



sahibin olduğunu biliyorsun.



Arabalar aralıksız kornalarına basıyorlar



Yolun ortasındayım, adamlar bağırarak bir şeyler söylüyorlar ama duyamıyorum ki,



düşüncelerimden sıyrılarak.



Sonra ne önemi var , boşver, yürü ve geç diyorum yine kendime



"Yasa ve geç! " diyor bir dostum,



"Mülk senin değil; kaldıramaz bu yükü omuzun "



Vicdanını polis eyle, kulaklarını tıka eleştiriye



Cevap verme hatta muhatap bile kabul etme .



Hesap vermek zorunda olduğun bir yer var ve orası da burası değil.









Artık bunaltıyor insanlar beni



Yalancılar tutmuş heryeri



Ne çok insan sureti taşıyan var ?



Peki ya kamili ?



Hani suretinin yanında insan vasfına haiz sireti, insan-i kamil dedikleri ?



"Yalnızlığına kaç dostum , yalnızlığına kaç! " diyor ya, her zaman değil ama



bazen dinlemek



gerekiyor galiba Nietczhe 'yi.



Gönlüm nefes almak istiyor;



Başımı kaldırıp göğe, o eşsiz maviye dikiyorum ruhumun pencerelerini



Uçsuz bucaksız bir okyanus sanki



Sakinliği insana dinginliği, huzuru öğütlüyor gibi



Galiba bir bu sese kulak vermeli;



Örnek almalı, güneşi, ayı, bütün evreni,



Hiçbiri aksatmıyor vazifesini.



Tek bir Kudret kaleminden çıktıkları belli.



İnsan da aynı kalemin çizgisi, artısı var hatta ; ruhu bir de iradesi.



Arzın halifesi niye mutsuz peki ?



Sorun , gerçeği idrak edememesi mi,



İstikameti bırakıp ifrat tefrit üzere gitmesi mi ?



"Çözümün bir parçası değilseniz ,sorunun parçasısınızdır. " diyor düşünen kişi



Hayat; güzeldir , güzel görene.



Lezzetlidir, güzel düşünene



Çevrene bir bak, ölümsüzlüğün senfonisini dinle.



İçimden yükselen hakikatin çığlığını duymalıyım,



Emir ve yasaklara uymalıyım



Biriktirmeyi bırakmalı, yaşadıklarımı unutmalıyım.



Zaman ırmağı hızla akıyor, içinde yıkanmalıyım



Hep "-meli, -malı" kipleri



Gereklilik bildiriyor sürekli



Ama zehir saçan o gözleri unutmak kolay değil ki!



Yine de insan cesurca ,



"Gözlerin gözlerime değince



Felaketim olurdu, ağlardım " diyebilmeli



Dil ikrar etmese de , gözler aşkı inkar etmez ki!



"Aşk , rüyaların en tatlısıdır."



Ama simdi uyanmak vakti, masada işler birikti.















HANDAN GÜLER



http://sensizyildizlarabakamam.blogspot.com/2009/02/gozler-aski-inkar-etmez-ki-gozlerin.html

Yorum Gönder

0 Yorumlar